Sürdürülebilirlik ve Yapay Zeka

Sürdürülebilirlik, son yıllarda devletlerin, kurumların, şirketlerin, üniversitelerin, sivil toplum örgütlerin vb. hemen hemen tüm insanlığın gündeminde yer alan bir kavram,

 

 

Peki nedir Sürdürülebilirlik?

 

Sürdürülebilirliği günümüzde ve gelecekte doğal kaynakların yeterliliği ve doğaya olan faydası olarak değerlendirebiliriz. Son yıllarda ekoloji çevre ve iklim dengelerindeki değişimlerin yaşam düzenimizi olumsuz bir şekilde etkilediğine şahit oluyoruz… Aşırı sıcaklar, yağışlar, düzensiz mevsimsel geçişler vb bu dengesizliğin en önemli göstergeleri arasında yer alıyor.

Tabi buna dünyadaki hızlı nüfus artışını eklersek yaşamsal doğal kaynaklarımızın kullanım ihtiyacı hızla artacaktır. 

 

 

Peki tehlike nedir?

 

Doğal kaynaklarımızın insanlık ihtiyacına yanıt vermediği zaman işte o zaman dünyamız öngörülemez bir felaketle karşı karşıya kalabilir.

Doğal kaynaklarımızın başında Su gelmektedir, sonra sırasıyla temiz hava ve tarıma ve hayvancılığa elverişli topraklar, yeşil bitki örtüsü ormanlar diye sıralayabiliriz. Doğal kaynaklarımızı tehdit eden faktörlerin başında sera gazı olarak da nitelendirilen karbondioksit, metan, su buharı, ozon, azot oksit vb. gazların gezegenimiz atmosferini normalin üzerinde artmasıyla ortaya çıkan iklim değişikliklerin etkileri gelmektedir.

 

 

Peki Sera Gazları Neden Artar?

 

Sera gazlarının artmasındaki en önemli etken, nüfus ve insani faaliyetlerde görülen artışlar gelmektedir. Başta kömür olmak üzere fosil yakıtların yakılması, atmosferdeki karbondioksit oranının artmasındaki ana sorumludur.

IPCC’ye göre 2004 yılındaki insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının %56’sı fosil yakıt kullanımında ortaya çıkan karbondioksite aittir. Ormansızlaşma da %17’lik bir paya sahiptir.

 

 

Sürdürülebilirliğin Amacı Nedir?

 

İklim değişikliğinin etkisi sadece sıcaklıklardaki artıştan ibaret değil. Kuraklık, seller, şiddetli kasırgalar gibi aşırı hava olaylarının sıklığı ve etkisinde artış, okyanus ve deniz suyu seviyelerinde yükselme, okyanusların asit oranlarında artış, buzulların erimesi gibi etkenler sonucunda bitkiler, hayvanlar ve ekosistemlerin yanı sıra insan toplulukları da ciddi risk altındadır.

Sürdürülebilirlik, bu potansiyel tehdidin büyümesinde alınacak önlemlerde devletlere, kurumlara ve bireylere sorumluluklar getirmektedir.  Bilim dünyası, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini en aza indirmek için ortalama sıcaklıklardaki artışın azami 2°C ile sınırlanması gerektiğini belirtiyor. Bu hedefin tutturulması için atmosferdeki CO2 oranının 450 ppm seviyesini aşmaması gerekiyor.

 

 

Peki Dünyada Sürdürülebilirlik Adına Neler Yapılıyor ?

 

Gerek ekonomik gerekse ekolojik açılardan alınacak ilk önlem, yüksek enerji tüketimini sürdürülebilirliğin amacına yönelik yönetebilmektir. Bunun için dünyanın birçok ülkesinde ve önde gelen kurumlar enerji verimliliği konusunda ciddi çalışmaların ve kampanyaların yürüttüğüne şahit olmaktayız.

Dünya devletleri, fosil yakıt tüketim oranını azaltabilmek için alternatif yenilenebilir enerji kaynakları arayışları üzerinde yoğunlaşılmıştır. Yenilenebilir enerji kullanımı için ortaya koyulan teşviklerle yeni bir akımın başlatılması sağlanmıştır.

Yasal düzenlemelerle sürdürülebilirliğin amacı dışında kalan enerji tüketiminin kısıtlanması ve hatta tamamen kullanımının yasaklanması yoluna gidilmektedir. Yoğun eğitim ve tanıtım kampanyalarıyla toplumların bilinçlendirilmesi sağlanmaktadır.

 

 

Gelecekteki Teknolojiler, Hatta Yapay Zekanın Sürdürülebilirliğe Katkısı Ne olabilir?

 

Hangi teknoloji olursa olsun enerji kaynaklarıyla beslenirler. Enerji tüketiminde maksimumum faydayı sağlayan teknolojiler en çok tercih edilenler arasında yer alacaktır.

İnsanlığın kullanım alışkanlığına göre kendini ayarlayabilen ve optimize edebilen akıllı teknolojiler daha çok yaygınlaşmaya başlayacaktır.

Daha şimdiden elektrikli taşıtlarda bunun yansımalarını görmeye başladık, güneş ve rüzgar gibi alternatif enerji üretim teknolojileri evlerimize kadar girmeye başladı.

Yapay Zekanın emekleme döneminde insanlığı şaşırtan birçok özelliğine şahit olmaktayız. Gelecekte insan gibi düşünen ve davranan teknolojiler bir hayal değil. Bu müthiş yetenek insanlığın alternatif enerji kaynakları arayışında yeni yetenekler kazandırabilir.

Yapay zeka, sürdürülebilirlik yolculuğunda insanlığa farklı bir bakış açısı kazandıracaktır, bu sayede alternatif enerji üretiminde farklı yöntemlerin keşfedilmesi, verimliliğin arttırılması, sürelerin uzatılması vb. birçok faydayı sağlayacağından hiç şüphemiz yok…

Enerji tüketimin yoğun olduğu endüstrilerde yapay zekanın yeteneklerine yoğun bir şekilde ihtiyaç duyulacaktır. Örneğin değişken kapasite kullanımına uyumlu kendi kendine enerji ihtiyacını ayarlayabilen sistemler, yüksek enerji tüketen proseslerden ekstra enerji stoğunun sağlanması, çevresel koşullara göre uygun enerji kaynağını seçebilen teknolojiler, veri madenciliğine dayalı akıllı enerji üretim tesislerinde tahmine dayalı enerji kapasitelerinin planlaması vb. birçok yeniliği gelecekte yapay zeka sayesinde görebiliriz…